Yetkililerden gelen peş peşe müjdeli haberler, başkentte ulaşım sıkıntısının bu yıl içerisinde önemli ölçüde giderileceğini gösteriyor. Gazetemiz manşet haberlerinde de verdiğimiz haberlerden anlaşılacağı üzere, metro çalışmaları bu yılın 29 Ekim günü tamamlanmış olacak. 2 yılı aşkın süredir yapılamayan banliyö tren seferleri de 29 Temmuz tarihinde hayırlısıyla başlıyor. Özellikle Sincan ve Etimesgut bölgemizde oturan, Mamak’ın Kayaş bölgesinde oturan vatandaşlarımız işlerine, trafik kesmekeşliğine girmeden rahat bir şekilde gidip gelecekler. *** Başkent Ankaramızda, yaya ulaşımı ve trafik sorunu bir türlü çözülemedi. Yıllardır kanayan yaramız. Nüfus her geçen gün artıyor, yeni yerleşim alanlarının açılması ulaşımda her yere yetişilemediğini gösteriyor. Yıllardır ulaşım ve trafik sorunu bitmiyor. Ama ne hikmetse yıllardır Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini sürdüren Melih Gökçek, yapılan bulvar, alt-üst geçitlere rağmen bu sorunu bir türlü aşamadı. Metro inşaatlarını, devam ettiremediği için Ulaştırma Bakanlığına devretti. Bu, başkentimiz için büyük bir kayıp. Avrupa Başkenti olarak bir çok ülkede ödüller alan, aldığı duyurulan Ankara’yı, gelsinler birde Ankaralıya sorsunlar. İşlerine servis araçlarıyla gitmeyip otobüse, minibüse talim eden, özel araçlarıyla işlerine gitmeyen vatandaşlarımız gerçekten büyük eziyet çeki-yorlar. Yetkililer lütfedip sabah erken saatlerde ve akşam iş çıkışı saatlerinde toplu ulaşım araçlarıyla evlerine gitmeyi düşünürlerse, nasıl bir sorunla yatıp kalktığımızı daha rahat görecekler. İstanbul ile kıyaslayacak olursak, Ankara trafiği ve ulaşımı çok rahat diyebilirsiniz. Ama burası başkent, Türkiye’nin kalbi burada atıyor ve başkente yakışır bir kent istemek hepimizin hakkı diye düşünüyorum. *** Geçtiğimiz ay, Ukrayna’nın Kharkiv şehrine gittim. Bizim ülkemizdeki Eskişehir veya Antalya ile aynı ayarda bir şehir. Geçmişi çok eskilere dayanıyor. Üstelik 2. Dünya Savaşı yıllarında şehir defalarca kuşatma altına alınmış, şiddetli savaş sahnelerini görmüş. Dünyanın en eski metrolarından birisi Kharkiv şehrinde. Yerin metrelerce altında olan ve şehirde ulaşımı muhteşem bir şekilde çözümleyen metrolar, günümüzden 60-70 yıl önce yapılmış ve ilk yapıldığı gün gibi hizmet veriyor. Sistemli, hiç bir aksama olmadan sadece tek bir hat üzerinden değil.. Şehrin değişik noktalarına değişik hatlar yapmışlar. Bundan yıllar önce. Şehir trafiği ise hiç bir yoğunluğa, yığılmaya meydan vermeden saat gibi sistemli bir şekilde işliyor. Nüfus yoğunluğuna, araç çokluğuna rağmen.. Bunları gördükten sonra, neden böyle bir sistem bizim Ankaramızda yok diye düşünmeden de edemedim. Trafikte araç sürücülerinin yayalara olan saygısını söylememe gerek yok. Öncelik yayaların ve trafik ışıklarına uymayanı asla görmedim. Bahsettiğim bu şehir Ukrayna’nın başkenti değil, sıradan bir kenti. Bizim yaşadığımız şehir ise bir başkent. Üstelik ödüller almış Avrupa başkenti. Tabii bunu ben değil bizi yönetenler söylüyor (!) *** Yağmur yağdığı zaman sokaklarımızın, caddelerimizin göle dönmemesini, arterlerin, kanalizasyonların tıkanmamasını istemek çok anormal bir şey olmasa gerek. Ankaralı yağmurlardan korkar hale geldi. Yıllardır bu böyle sürüp gidiyor. Temennimiz ulaşımda, trafikte çok daha rahat günler görmemiz.. Ankara’nın başkent oluşuna yakışır bir şehir haline gelmesi.. |